Kutsal kente yapılan hac yolculuğu bir yaşam yolculuğu gibi- dir. Bu yolculuğu başarıyla tamamlamak ve kutsal kente yaptı- ğımız hac yolculuğunda bize rehberlik etmesi için Tanrı ile bir- likte yürümeliyiz.
Kral Davud, Mezmurlar 34:8’de şöyle söyledi: ‘‘Tadın da görün RAB ne iyidir. Ne mutlu O’na sığınan adama!’’ Tanrı, kutsal kente girebilmeniz için yaşam yolculuğunuzda si- ze yardım edecektir.
Bir gün genç bir Suudi adam geç saatlerde Dubai’den, Suudi Arabistan’ın güzel bir şehri olan Riyad’a doğru arabasıyla gidi- yordu. Işıklarının açık olmasına rağmen, otoyolda ışıkları kapa lı olarak duran bir kamyona arkasından çarptı ve çarpmanın et kisi arabasını tanınmaz bir hale getirdi. Çarptığı araçtansa kim yasal atıklar sızıyordu. Genç adam, emniyet kemerine bağlı o- larak arabasında baygın ve baş aşağı bir şekilde duruyordu. O durumdayken baldan bile daha tatlı bir tat ağzını doldurdu ve ruhu Kutsal kentin kapılarına götürüldü. Balın tadı çok güzeldi. Yeryüzünde tattığı her şeyden daha tatlıydı. Kutsal kentin kapı sında, bir melek ona dünyadaki işlerini henüz tamamlamadığı- nı ve Tanrı’nın onu işlerini tamamlaması ve hac vazifesini yeri- ne getirmesi için dünyaya geri göndereceğini söyledi. O anda ağzındaki bal tadı kayboldu ve ağzı, aldığı ağır yüz yaralanma larından dolayı kanla doldu. Kendine geldiğinde sağlık görevli- leri onu enkazdan çıkarıyordu. Yüzü ciddi bir şekilde yaralan- mıştı. Genç Suudi, kutsal kente yaptığı yolculukta tattığı balın tadını unutamıyordu. Hayatının her günü bu tadı yeniden tat- mayı diledi. Daha sonra Kral Davud’un, Mezmurlar 119:103’te ki sözlerini okudu. ”Ne tatlı geliyor verdiğin sözler damağıma, baldan tatlı geliyor ağzıma!”
Tanrı’nın Sözü,kutsal kente olan hac yolculuğumuzda bizi doğ ru yola yönlendirir. Tanrı’nın Sözü canımız için baldan daha tatlıdır.
Vaftizci Yahya, Kuran’ın 21. Suresi’nin 90-91. ayetlerinde an latıldığı üzere babası Zekeriya’nın duasına cevaben mucizevi bir şekilde dünyaya geldi. Zekeriya’nın karısı kısırdı, Tanrı’nın Ruhu’nun üfleyişiyle doğuma elverişli bir hale getirildi ve oğlu Yahya tüm uluslar için Tanrı’nın bir işareti oldu. Tanrı, Vaftizci Yahya’nın Tanrı’dan gelecek olan Söz’ün doğruluğuna şahitlik edeceğini vaat etti. Bu Söz, 3. Sure 45’te kaydedildiği gibi Mer yem’den doğdu ve O, Tanrı’nın Söz’ü olan Mesih İsa olarak ad landırıldı. ”Hani melekler: Ey Meryem! Doğrusu Allah kendin- den bir kelimeyi (İsa’yı) sana müjdelemektedir. Onun adı Mer– yem oğlu İsa Mesih’tir. O, dünyada ve ahirette ‘seçkin, onurlu ve saygın kılınmış birisidir’ ve (Allah’a) yakın kılınan (mukarreb kimselerdendir).”
Matta 3:1-4’te şöyle yazılmıştır: ”1-2 O günlerde Vaftizci Yah- ya Yahudiye Çölü’nde ortaya çıktı. Şu çağrıyı yapıyordu: “Töv- be edin! Göklerin Egemenliği yaklaşmıştır.” 3 Nitekim Peygam ber Yeşaya aracılığıyla sözü edilen kişi Yahya’dır. Yeşaya şöy le demişti: “Çölde haykıran, ‘Rab’bin yolunu hazırlayın, geçece ği patikaları düzleyin’ diye sesleniyor.” 4 Yahya’nın deve tüyün den giysisi, belinde deri kuşağı vardı. Yediği, çekirge ve yaban balıydı.” (Yeşeya 40:3 ve Yeşeya 43:19’u inceleyebilirsiniz)
Tövbe, alçakgönüllü bir kişinin eylemidir ve kalbimizi hacı ol- maya hazırlar. Sure 42:25’te şöyle yazılmıştır: ”O (Allah) kulla- rının tevbesini kabul eden, günahlarını affedip (onları cezalan- dırmaktan vazgeçen) ve işlediklerinizi (bütün amellerdeki niye- tinizi ve gayretinizi) Bilendir.”
Her Şeye Gücü Yeten Tanrı’ya, günahlarımızı bağışlaması ve yaptığımız tüm kötülüklerden bizi arındırması için ve Tanrı’nın Ruh’unun rehberliğinde doğru yolda yürüyebilelimiz için ve yer yüzündeki hac yolculuğumuz sırasında Tanrı Sözü’nün öğreti– sini izleyebilmemiz için yalvaralım.
Kalplerimizi temizledikten sonra kendimizi Tanrı’ya ve Söz’üne teslim edebiliriz ve kutsal kente yaptığımız hac yolculuğumuz– da O’nun Ruhu tarafından yönlendirilebiliriz.
Rab’bin iyi olduğunu tadın ve görün! O, hac yolculuğunuzda ru hunuz için tatlı bir rızık verecektir.